Cemel Savaşı

SİZ BU SAVAŞTA OLSAYDINIZ KİMİN SAFINDA YER ALIRDINIZ?

Bir tarafta Muminler’in annesi olarak tanınan, hürmet edilen Peygamber sallallahu aleyhi ve alih’in eşi diğer tarafta ise Peygamber sallallahu aleyhi ve alih’in kardeşim ve vasim dediği Ali b. Ebu Talib aleyhisselam. 

Tarih maalesef böylesine bir savaşı kaydetmiştir. Akıl sahipleri Kuran’ın emri gereği geçmiş ümmetlerden, yaşayıslardan ibret almalıdırlar. Hak ve Batıl’ın çizgisini tanımalı ve her daim HAKKIN yanında yer almalıdır. CEMEL SAVAŞI tarihte hak ile Batıl’ın savaşı idi. Evet tarafların Peygamber sallallahu aleyhi ve alih’in yakınları olması zihinleri karıştırsa da konu etraflıca incelendiğinde bir sonuca varılacağı aşikardır. Makalemizin bu konuda aydınlatıcı olmasını ümit etmekteyiz. Yazımıza aşağıdaki yorum alanından eklemeler yapabilir görüşlerinizi ekleyebilirsiniz.

 

Başlıklar [göster]

Bismillah

Hicri Kameri Cemaziyel Evvel Ayının 10. Günü İslam Tarihinde CEMEL (DEVE) SAVAŞI Olarak Bilinmektedir.

İmam Ali aleyhisselam şöyle buyurmuştur:

“Şüphesiz ben, üç grup ile savaşmakla emrolundum: Kasitin, Nakisin ve Marikin. Kasitin, Şam ehlidir.” Nakisin’in adını zikretti (Cemel savaşı ehlindendir).” 

Marikin ise Nehrevan ehli, yani Haruriler (Haricilerdir. )”[Kenz’ul Ummal, 31553]

İmam Ali aleyhisselam şöyle buyurmuştur:

“Peygamber bana Nakisin, Kasitin ve Marikin ile savaşacağımı bildirdi.”[Kenz’ul Ummal, 31649]

Cemel Savaşı Nedir?

Cemel Vakası ya da Cemel Savaşı 656 yılında, Halife Ali bin Ebu Talib ile İslam peygamberi Muhammed’in dul eşi Aişe’nin taraftarları arasında, Basra’da gerçekleşen muharebe. Bazı kaynaklarda Basra Savaşı olarak da anılır. Müslümanlar arasındaki ilk iç savaştır. Cemel Savaşı, Ali’nin zaferiyle sonuçlandı. Aişe’nin müttefiklerinden Talha bin Ubeydullahve Zübeyr bin Avvam öldürüldü. Aişe, Ali tarafından Medine’ye gönderildi. Savaşta her iki taraf da yaklaşık onar bin kayıp verdi.[1]

“Cemel” sözcüğü Arapçada “deve” anlamına gelir. Cemel Vakası, Aişe’nin devesi etrafında gerçekleştiği için bu isimle anılmıştır.

Tarihi Belgelerde Cemel Savaşı

Cemel’in Tarihe bir leke olarak işlenmesinin ilk sebebi Aişe’nin Osman’ın öldürülmesine zemin hazırlaması ve akebinde aynı şekilde Halife olarak biat edilen İmam Ali aleyhisselam’a kışkırtmasıdır. İlk olarak Osman’a karşı halkı ayaklandırıp sonrasında da halkı Osman’ın öldürülmesinde Ali aleyhisselam ortaktır diyerek fitneyi yaymaya çalışmış ve nitekim başarılı olmuştur.

Cemel Savaşının temeli Aişe’nin hal, hareket ve tavırları neticesinde olmuştu. Hemde bir çok çelişki ve ilahi emirlerin çiğnenmesi ile.

İbn-i Ebi’l-Hadid, Hz. Ali (aleyhisselam)’ın: “Ey İnsanlar! Kadınların aklı eksiktir” diye buyurduğu hutbesinin şerhinde şöyle diyor: Her tarih ve sire yazarı şöyle yazmıştır:

Aişe Osman’a herkesten daha çok düşmandı. Öyle ki bir gün Peygamber (sallalahu aleyhi ve alih)’in elbiselerinden birini çıkarıp içeri giren herkese şöyle diyordu: “Bu Peygamber (sallalahu aleyhi ve alih)’in gömleğidir, bu gömlek çürümeden Osman Peygamber (sallalahu aleyhi ve alih)’in sünnetini çürüttü.”[2]

Daha sonra İbn-i Ebi’l-Hadid şöyle diyor: Osman’a ilk olarak Na’sel diye hitap eden Aişe’dir. O şöyle derdi: “Na’sel’i öldürün, Allah onu öldürsün.”

Medaini, el-Cemel adlı kitabında şöyle yazıyor: Osman, öldürüldüğü zaman Aişe Mekke’de idi. Osman’ın öldürüldüğü haberi ona ulaştırıldığında Talha’nın halife olacağı konusunda en küçük bir şüphesi bile yoktu. Bu nedenle şöyle dedi: “Kahrolsun Na’sel!”

Osman öldürülünce Talha Beyt’ul-Malın kilitlerini aldı. Osman’ın evinde bulunan değerli eşyalara da el koydu. Halife olmadığını görünce de onları Hz. Ali’ye (aleyhisselam) teslim etti.

Ebu Mehnef tarihinde şöyle yazıyor: Osman’ın ölüm haberi Mekke’de Aişe’ye ulaşınca, hilafeti dayısı oğlu Talha’ya uyarlamak için hızla Medine’ye doğru yola koyuldu. O yol boyunca şöyle diyordu: “Sahabe Talha’nın hilafete layık olduğunu görmüştür.”

Kays b. Hazim şöyle rivayet eder: Osman’ın öldürüldüğü yıl o, Aişe ile beraber hacca gitmişti. Yol boyunca onun şöyle dediğini duyuyordu: “Talha! Acele et!” Osman’ın ismi geçince de şöyle diyordu: “Allah onu uzaklaştırsın.”

Bir rivayete göre Osman’ın öldürüldüğünü duyunca şöyle dedi:

“Allah, onu uzaklaştırdı, günahları onu öldürdü. Allah da onu amelleriyle baş başa bıraktı.”

Şöyle söylerdi: “Ey Kureyş topluluğu! Osman’ın ölümünden dolayı üzülmeyin. Hilafete layık olan tek kişi Talha’dır. Muhacir ve Ensar’ın Hz. Ali (aleyhisselam)’a biat ettikleri haberini alır almaz şöyle dedi: Halk mahvoldu! Mahvoldu! Bundan sonra hilafet bir daha Teym evlatlarına dönmeyecektir.”

Bu vakıadan sonra Aişe halkın Ali aleyhisselam’a biat ettiği gerçeğini kabullenemdi ve halkı Osman’ın katillerini bulmakta ihmal ediyor, onun taraftarları Osman’ı hilafeti ele geçerimek için öldürdü diyerek yeni bir oluşuma başlıyor. Talha ve Zübeyr Hz Ali aleyhisselam’a biat etmiş olsalar da annelerinin emrini de reddedemiyorlardı. Ve nitekim Muminlerin annesine sadık olan ve onun Peyagamber eşi olduğunu bilen ve itaatte kusur etmeyen gönüllü askerler Aişe’nin söylemlerini baz alarak Hz Ali aleyhisselam ile savaşmak üzere Talha , Zübeyr ve Aişe’nin emrinde BASRA’ya yöneldiler.

Her ne kadar ayet var olsa da Muminlerin Annesinin söylemlerine gönül vermişler için pek önem arzetmiyordu!

Ayet şöyle emrediyordu

“Evlerinizde oturun, eski cahiliyet adetinde olduğu gibi açılıp saçılmayın. Namazı kılın, zekatı verin. Allah’a ve Resulüne itaat edin”

Ahzab 33

Allah’ın emrini çiğneyen ve savaş meydanına Talha ve Zübeyr ile birlikte gidenler Hz Ali aleyhisselam’a savaş ilan etmiş ve savaşı başlatmışlardı. Bunun üzerine Hz Ali aleyhisselam aşağıdaki ayeti okuyarak ordusuna savaşın-savunun emrini vermiştir.

“Allah’ın buyruğuna dönünceye kadar saldıran tarafla savaşın.”

Hucurat 9

Vel hasıl kelam çetin bir savaş oldu 30.000 ölümlü bir savaş oldu. Bir kısmı İslam şehidi olurken bir kısmı da helak oldu!

Şia – Sunni kaynaklı hadis ve rivayetler

Savaşa Giderken bir rivayet;       

Büyük tarihçiler İbn-i Abbas’ın şöyle dediğini naklederler: Peygamber (sallalahu aleyhi ve alih) bir gün, topluca yanında bulunan zevcelerine şöyle buyurdu:

“Sizden hanginiz bir deveye binecek ve Hav’eb köpekleri ona havlayacak. Onun yanında, sağında ve solunda birçok adam öldürülecek ve hepsi de cehennemde olacaktır?![3]

Tüm tarihçiler yazıyorlar ki Aişe, kendi yolunda ilerlerken Beni Amir b. Sa’sa kabilesine ait Hav’eb Suyuna ulaşınca, köpekler ona karşı öylesine havladılar ki bindiği iri yapılı güçlü deve bile ürktü. Aişe’nin adamlarından birisi şöyle dedi: Hav’eb’de ne kadar köpek var, nasıl da havlıyorlar?!

Bunu duyan Ümm’ül-Müminin! Devesinin yularını çekerek şöyle sordu:

“Bunlar Hav’eb köpekleri mi?! Beni geri çevirin.”

Çünkü ben Peygamber (sallalahu aleyhi ve alih)’in şöyle buyurduğunu duydum: … (naklettiğimiz hadisi nakleder.)

Onlardan birisi: Biz, Hav’eb suyunu geride bıraktık dedi.

Aişe: Şahidiniz var mı? Onlar da Bedevi Araplardan, elli kişiyi bularak oranın Hav’eb olmadığını söylettiler.

Aişe de yoluna devam ederek Basra yakınlarındaki Ebu Musa kuyularına kadar ilerdi.

Aişe’nin, Hav’eb suyundan geçmesi ve köpeklerin ona havlaması, Peygamber (sallalahu aleyhi ve alih)’in verdiği haberin gerçeğe kavuşması, O Hazretin hakkaniyetinin ta kendisidir.

TALHA’NIN ÖLDÜRÜLMESİ

Talha Mervan İbni hakemin eli ile öldürülmüştür. Şöyle ki Talha Ordu’nun mağlup olduğunu ve kendisinin de helak affedileceğini anladığı zaman kaçmaya yüz tuttu.  işte tam o anda Mervan Bin Hakem in gözü ona takıldı Osman’ın öldürülmesinde Talha’nın çok büyük rol oynadığını  anımsadı.  Ve fırsattan istifade bir ok ile onu attan  yere düşürdü Talha okun kendi ordusunun tarafından atıldığını fark ettiğinde kölesi ne dedi ki beni başka yere götür.  Kölesi onu Beni Sa’d  kabilesinin içerisine götürdü,  vurulduğu yerden kanlar akıyordu. Talha şöyle dedi <  hiçbir büyük adamın kanı benim kanım gibi coşarak akmamıştır.>  diyerek helak oldu.

ZÜBEYR’İN ÖLDÜRÜLMESİ

Cemel Savaşı’nın ikinci mimarı başlama sebebi ulan Zübeyir yenileceklerini  hissettiğin zaman İmam Ali Aleyhisselam’ın safında savaşa girmekten çekinen Ahnef ibni Geys  kabilesinin içinden geçerek Medine’ye Doğru kaçmak istedi kabilenin reisi bu Melun’nun  hareketine çok sinirlenmişti.  çünkü o,  insana yakışmayacak şekilde kendi şahsi isteklerine diğer insanları alet etmiş ve Şimdi ise onları bırakarak Savaş meydanından kaçmak istiyordu. Ahnef ibni Geys’in  dostlarından olan Emr ibni Cürmuz Dökülen bu kanların intikamını almak istedi ve onu takip etmeye başladı.  Zübeyir namaz kılarken!  saldırarak onu öldürdü atını, yüzüğünü ve silahını  gasp etti ve  Onun yanında bulunan genci ise bıraktı.  o genç helak olan Zübeyir’i «Vadiyüs-Seba»  adlı yerde defnetti [3]

Aişe Hakkında Sünni Kaynaklardan Hadisler

Zeyd b.Suhan şöyle anlatır:

“ALLAH müminlerin annesi Aişe’ye rahmet eylesin! Ona kendi evine kapanıp oturması,bize de savaşmak emredilmişti. O kendine verilen bu emri dinlememiş,bizi savaşa teşvik ederek kendisine emredilmediği halde çarpışmaya girişmiş ve bizi de bu işten alıkoymuştu.”[5]

 

Hz.Ali’ye(aleyhisselam) karşı oluşturulan Basra muhalefetinin Aişe’den sonraki liderleri Talha ve Zübeyr iklisidir. Bu İKİ ŞAHIS DA AİŞE GİBİ, OSMAN ile araları çok iyi değildi. Onlarda zaman zaman halifeyi tenkit etmekten çekinmemişlerdir. Hatta OSMAN, TALHA’NIN HALKI KENDİ ALEYHİNE KIŞKIRTTIĞINI AÇIKÇA İFADE ETMİŞTİR” [6]

Aişe,Talha, Zübeyr’in bunlar ile-Osman taraftarları ve valileri ile- bir araya gelmesi-Cemel Savaşında- gerçekten ilginçtir. Zira CEMEL ASHABININ ÖNCÜLERİ,OSMAN’IN halifeliği boyunca EMEVİ AİLESİNİ ŞİDDETLİ BİR ŞEKİLDE ELEŞTİRENLERİN BAŞINDA YER ALMIŞLARDIR. MESELA AİŞE, HZ.PEYGAMBERİN-sallallahu aleyhi ve alih- GÖMLEĞİNİ VE SAÇLARINI ÇIKARIP İŞTE GÖMLEĞİ VE SAÇLARI ESKİMEDİ. FAKAT ŞERİATI ESKİDİ” demek suretiyle Osman’ı ağır bir şekilde suçlamıştır.” [7]

Talha, Zübeyr ve Aişe Basra’ya yürüyünce, Hz. Ali aleyhisselam, Ammar İbnu Yasir ve Hasan’ı (aleyhisselam) gönderdi. Bu ikisi Kufe’ye yanımıza geldiler ve minbere çıktılar. Hz. Hasan (aleyhisselam) minberin yukarısında idi. Ammar da ondan aşağıda idi. Biz onların etrafında toplandık. Ammar’ın şöyle konuştuğunu işittim:

“Aişe, Basra’ya yürüdü. Muhakkak ki o, dünyada da ahirette de Peygamber (salllahu aleyhi ve alih)’in zevcesidir. Ancak ALLAH sizi imtihan ediyor: Kendisine mi itaat edeceksiniz, yoksa ona ( Aişe’ye) mi? [8]

Eklemeler

Ali aleyhisselam Cemel savaşında Zübeyr ile karşı karşıya geliyor ve diyor ki “Ey Zübeyr hatırlıyor musun bir gün Hz Peygamber sallallahu aleyhi ve alih sana benimle haksız olarak savaş açacağını söylemişti?” Zübeyr “Evet şimdi hatırladım” dedi ve geri döndü. [9]

Peygamber sallallahu aleyhi ve alih bir gün sahabelerine dedi ki

“Ben nasıl Kuran’ın tenzili için savaştıysam içinizden biride tevili için savaşacak” ve Ali’yi(aleyhisselam) gösterdi. [10]

Bir gün Peygamber sallallahu aleyhi ve alih  zevcelerine hitaben “Hanginiz kıllı devenin üzerine çıkıp Hav’ep köpeklerinin havlamalarıyla karşılaşacak, sağında ve solunda çok insanlar öldürülecek, kendisi kıl payı kurtulacak?” [11]

Peygamber sallallahu aleyhi ve alih bir gün Aişe’ye şöyle dedi. “Ben seni öyle görüyorum ki Hav’ep köpeklerinin havlamalarıyla karşılaşacaksın, haksız olarak Ali’ye(aleyhisselam) savaş açacaksın.” [12]

Peygamber sallallahu aleyhi ve alih demişti ki “Benden sonra Ali’ye(aleyhisselam) savaş açacak guruplar çıkacak. Onların karşısında Ali’ye(aleyhisselam) yardım etmek kutsal bir görevdir. Eli ile yardım edemeyen diliyle, diliyle de yardım edemeyen kalbiyle ona bağlı olsun” [13]

Kaynaklar

1- William Muir, The Caliphate: Its Rise, Decline and Fall from Original Sources. Chapter XXXV: “Battle of the Camel”. London: 1891. sf 261.

2- Şerh-i Nehc’ül-Belağa, İbn-i Ebi’l-Hadid, c. 2, s. 77.

3- Tarihi İbni Esir», 3. cilt, s.242-244; «El-Cemel», s.204

4- Şerh-i Nehc’ül-Belağa, İbn- Ebi’l-Hadid, c. 2, s. 498

5- İbni Esir – El Kamil Fit TARİH (CİLT,3 SYF,221)

6- Kitabın Adı:Anahatlarıyla İslam Tarihi-Hulefa-i Raşidin Dönemi, Yazarı: Doçent Dr.Adem Apak Uludağ Ünv.İlahiyat Fakültesi Öğrt.Üyesi, Yayınevi:Ensar Neşriyat, Baskı: 2.basım Ağustos 2008, Sayfa: 298 Alıntı: Taberi Tarihi,IV,379

7- Aynı Kaynak, Sayfa:299, Alıntı: Yakubi Tarihi,II,175-176 ; Makdisi,Kitabul Bed,V,205

8- Buhari, Fezailu’l-Ashab 30, Fiten 17, Ravi: Abdullah İbnu Ziyad

9- Hakim Müstedrek kitabında c3 s336,Tabari tarih kitabında c5 s200,Ebul Ferec,Asfahani Ağani kitabında c16 s131,Mesudi Mürücuzzehep kitabında c2 s10,İbni Esir el kamil tarih kitabında c7 s23

10- Nesai Hasais kitabında s 40,İmam Ahmet bin Hambel Müsnet kitabında c3 s33,Ebu Naim Hilye kitabında c1 s67,İbnül Esir Üsüdül Ğabe kitabında c3 s282,İbni Hacer Askalani İsabe kitabında s152.İbni Abdi Ber İstiap kitabında c2 s423,El Heytemi Mecma Ez Zevaid kitabında c5 s186

11- Maverdi Alam kitabında s82,Zemahşari Faik kitabında c1 s190,İbni Esir Nihayet kitabında c2 s10,Fayruzabadi Kamus kitabında c1 s65,El Heytemi Mecma Ez Zevaid kitabında c7 s234,El Müttaki ElHindi Kenzül Ummal kitabında c6 s83

12- İbni Abdi Rebbih El Ikdül Ferid kitabında c2 s283

13- El Heytemi Mecma Ezzevaid kitabında c9 s194,El Müttaki El Hindi Kenzül Ummal kitabında c6 s155 ve s305,Teberrani, İbni Merdeveyn ve ebu Naim’den almıştır.

ÖZETLE

Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve alih’in şehadetinden sonra Ebu Bekir’in kızı Aişe, birçok siyasi işe müdahale etti. Kendisi Halife Osman b. Affan’a muhalif olduğu gibi, Osman’ın yanlış uygulamalara giriştiğini, yoldan çıktığını, işten çekilmesi gerektiğini veya öldürülmesi icap ettiğini söylerdi. Halife Osman b. Affan kendi evinde kuşatıldığı zaman, Aişe Medine’de değildi; bir ihtiyat tedbiri olmak üzere, Mekke’ye gitmişti. M. 628 senesinde Mustalikoğulları seferinden gerdanlık (ifk) hadisesinde hakkında takındığı tavır dolayısıyla kin duyduğu can düşmanı Hz. Ali b. Ebu Talib aleyhisselam’ın halife olduğunu öğrenince, öldürülen Osman b. Affan’ın intikamını almak bahanesi ile, müslümanları halife Hz. Ali b. Ebu Talib aleyhisselam’a karşı ayaklandırmak için, bütün gayretini sarfetti. Talha b. Ubeydullah ve Zübeyr b. Avvm, halife Hz. Ali b. Ebu Talib aleyhisselam’’a olan biatını bozup, Medine’den Mekke’ye giderek, Ayşe ile ittifak ettiler. Talha b. Ubeydullah, Zübeyr b. Avvm ve Aişe’nin Mekke halkı ile birlikte başka bir gurup oluşturdukları ve Hz. Ali b. Ebu Talib aleyhisselam’a karşı muhalefet içinde oldukları haberi yayıldı. Üç müttefik beraberce, Mekke’de büyük bir ordu ve mühimmat toplayarak, bilhassa Talha b. Ubeydullah’in pek çok taraftara sahip olduğu Basra’ya gittiler. Bunlar mesuliyetini tamamıyla reddettikleri Osman b. Affan’ın ölümünün intikamını Hz. Ali b. Ebu Talib aleyhisselam’dan alacaklarını açıkça beyan ettiler. Basra da bir çok kimseleri öldürdüler, Basra’ya tamamen hakim olup, hazine ve emniyet kuvvetlerini ele geçirmişlerdi. Bu isyana dair haber alan halife Hz. Ali b. Ebu Talib aleyhisselam, M. 656 (H.36 yılın Rebiyülahir) yılı ekim ayı sonlarına doğru ordusuyla birlikte isyancıları ıslah etmek üzere Basra’ya doğru yola çıktı ve bir daha Medine’ye dönmedi. Cemel savaşı M. 656 (H.36 yılı 10 cemaziyülahir) günü Hurayba denilen yerde vuku buldu. Kuvvetler arasında başlayan savaşın teferruatı hakkında, oldukça geniş bilgiye sahibiz; fakat bu teferruatı birer-birer anlatmaya gerek yoktur. Şu kadar söylemek kafidir ki, savaş bir müddet teker-teker şahıslar arasında cereyan etmiş; bu ferdi savaşta, kardeş, amca, yeğen, hatta, baba-oğul karşı kaşıya gelip, birbirlerini öldürmüşlerdir. Savaşın en hararetli safası Aişe’nin devesi etrafında cereyan etti. Bani Zabba’dan 70 kişi Aişe’yi korumak uğrunda öldükten sonra, deve de öldürüldü. Bu savaş da halife Hz. Ali b. Ebu Talib aleyhisselam’in ordusu galip geldi. Bu savaş da Aişe bir mahfa içinde bir deve üzerinde hareket etmekle Cemel savaşı diye anılmıştır. Savaş Hz Ali b Ebu Talib aleyhisselamın zaferiyle bitince Hz Ali aleyhisselam Aişe’yi Medine’ye geri gönderdi.

………………………………….

ehlibeyttakvimi.com