Şia Fıkhının Kaynakları
Şia, Allah’ın Kitabı’na ve Hz. Peygamber’in (s.a.a) sünnetine uyarak şer’î hükümleri çıkarmak, ortaya koymak için aşağıdaki şu dört temel kaynaktan istifade etmektedir:1- Allah’ın Kitabı
Şia, Allah’ın Kitabı’na ve Hz. Peygamber’in (s.a.a) sünnetine uyarak şer’î hükümleri çıkarmak, ortaya koymak için aşağıdaki şu dört temel kaynaktan istifade etmektedir:1- Allah’ın Kitabı
Müminlerin Emiri Ali (a.s)’ın ashabı onun sözlerinin aşığıydı. Ali (a.s) da böylesine susuz insanlar görünce ilahi marifetleri, gerçekleri ve dini ilkeleri onlara beyan etmeyi bir görev biliyordu. Elbette itiraf etmek gerekir ki Hz. Ali’nin söylediği halde bize ulaşmayan sözleri elimizdekilerden çok daha fazladır. Zira doğal olarak Hz. Ali(a.s)’ın tüm sözleri yazılmamış, yazılanların bir miktarı da […]
Bildiğimiz kadarıyla Kur’an’ı Kerim’den sonra Nehcü’l Belağa kadar dünyadaki kitaplar arasında İslam bilginlerinin dikkatini bu kadar çekebilen bir başka kitap yoktur. Nehcü’l Belağa hakkında şerh, ta’lik, tercüme ve bir çok ilgili kitaplar yazılmış çok çeşitli dünya dillerine tercüme edilmiştir. Bir çok alimler tarafından bazı bölümleri şerh edilmiş, şiir diliyle ifade edilmiş, hakkında müstedrek kitapları yazılmış, […]
Şii ve Sünni bir çok alimler H. 6. Asırdan günümüze Arapça veya Farsça olarak Nehc’ül-Belağa’ya bir çok şerh yazmışlardır. Bunlar yaklaşık 350 şerh olup günümüzde de hala devam etmektedir.
Nehcul-Belaga
Dil, coğrafya, kavim ve medeniyet, gerçekleri görmeyi engelleyen birer sebep olabilir. Fakat gerçekler karşısında en tehlikeli engel mezhebi ve siyasi engeldir. Söz konusu engeller incelenip aşıldığında, tarih sayfalarında gizli kalan gerçekleri daha iyi görmek mümkün olacaktır.
Hz. Fatıma’nın maddi ve cismani boyutu bu alemden değildir. Hz. Peygamber(s.a.s.) Aişe’nin, “Neden Fatıma’yı bu kadar öpüyorsun?” itirazına şöyle cevap buyuruyordu. “Ey Aişe! Semaya(mirac’a) yükseldiğim zaman cennete girdim. Cebrail beni Tuba ağacına yaklaştırdı. O ağacın meyvesinden bana verdi, ben onu yedim. Sonra yeryüzüne döndüm…. Ve Allah o ağacın meyvesinden Fatıma’yı bana verdi. Ne zaman onu […]
Şîa (İmâmiyye) mektebi, târih boyunca, pek çok konuda çirkin iftirâlarla karşılaşmıştır. Şîa’nın bu türden iftira ve karalamalara maruz kaldığı konuların başında, kuşkusuz “imâmet” mevzuu gelir. Şîa’nın, “imâmet” mevzuunu “inanç esasları” arasında ele alıyor olmasından hareketle; Şîa’nın “kendileri gibi düşünmeyen bütün Müslümanları tekfir ettiği” sonucu çıkarılmış ve bu “hayâlî” çıkarım Şîa’ya mal edilmiştir.
İmam Hasan’ın (a.s) Sulhu
Şehit Murtaza Mutahharî’nin İmam Hasan’ın (a.s) sulhu ile ilgili olarak yaptığı iki konuşmanın metnini içeren bu eser “Ehlibeyt İmamları’nın Siyasi Tutumları” adlı kitabından alıntıdır.