Şia’da Masumiyet İnancı-1

Nitekim Şia, imamın Peygamber gibi, hata ve unutkanlıktan da masum olduğuna inanmaktadır. Zira imamlar, dinin koruyucu ve uygulayıcısıdırlar. Bu konuda durumları aynen peygamberler gibidir. Peygamberlerin masum olduklarına inanmamızı gerektiren deliller, aynen İmamların da masum olduklarına inanmamızı gerektirmektedir. [1]

Evet, Şia’nın masumiyet konusundaki inancı, işte budur. Acaba bu inanç, Kur’an ve sünnete aykırı mıdır? Yoksa akli yönden mi imkânsızdır? Yahut İslam dininin reddettiği bir şey midir? Ya da bu inanç, Peygamber veya imam’ın değerini mi düşürüyor?

Hayır, aksine bu inançta, Allah’ın Kitabı ve Sünnet-i Nebevi’ye ters düşen bir şey bulmamaktayız. Aklı selimle belirlenen ilkelerle de örtüşmekte ve onlarla çelişmemektedir. Peygamber veya imamın makam, mevki ve değerinde de bir eksi puan yaratmamaktadır.

İsterseniz, bu konudaki bahsimize, Kur’an-ı Kerim’in ayetlerini ele alarak başlayalım:

Allah Teala şöyle buyuruyor:

“Ey Ehlibeyt! Allah ancak sadece sizden her türlü pisliği gidererek sizi tertemiz kılmak istiyor.” [2]

Bu ayette geçen: “her türlü pisliği gidermek” sözü, masumiyeti ifade etmiyorsa, neyi ifade ediyor?

Yine, Allah Teala şöyle buyurmuştur:

“Takvaya erenler var ya, onlara şeytan tarafından bir vesvese dokunduğunda hatırlar ve hemen gerçeği görürler. ” [3]

Takva sahibi bir mümini dahi şeytan saptırmak istediğinde Allah Teala’nın onu şeytanın hilelerinden koruduğuna, böylece o da Allah’ı hatırlayıp hakka yöneldiğine göre, Allah Teala’nın seçip her türlü pislikten tertemiz kıldığı kimselerin, daha yüksek vasıflara sahip olmaları asla garipsenecek bir şey değildir.

Allah Teala şöyle buyuruyor:

“Sonra kitabı, kullarımızdan seçtiklerimize miras bıraktık” [4]

Allah’ın seçtiği kimseler, hiç şüphesiz ki masumdurlar. Ehlibeyt imamları’ndan olan Hz. İmam Rıza (a.s), Abbasi halifelerinden olan Me’mun’un düzenlediği bilimsel bir toplantıda âlimlere cevap olarak bizzat bu ayeti delil göstermiş ve bu ayeti kerime’den kendilerinin (yani Ehlibeyt İmamları’nın) kastedildiğini ve Allah Teala’nın kendilerini seçerek kitap ilminin varisi kıldığını ispatlamış ve onlar da bunu itiraf etmişlerdir. [5]

Bu ayetler İmamlar’ın masum olduğunu belirten ayetlerden sadece bazı örneklerdi. Konuyu ispatlayan:

“….Ve onları, bizim emrimizle hidayet eden imamlar kıldık” [6] ayeti gibi, diğer ayetler de mevcuttur.

Konuyla İlgili Hadisler:

Hz. Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur:

“Ey insanlar, ben sizin aranızda öyle bir şey bırakıyorum ki, eğer ona sarılırsanız asla dalalete düşmezsiniz; Al-lah’ın Kitab’ını ve benim neslimden olan Ehlibeyt’imi…” [7]

Görüldüğü üzere bu hadis, Ehlibeyt İmamları’nın masum olduğunu açıkça belirtmektedir.

Çünkü evvela; Ehlibeyt, Allah’ın Kitabı’yla aynı mertebede zikredilmiştir. Kur’an ise masumdur; ona ne önünden ve ne de arkasından batıl sızamaz; o Allah’ın kelamıdır ve kimin bunda şüphesi olursa kâfir olur. Malumdur ki, Allah’ın kitabı gibi uyulmaya layık olanlar da onun gibi masum olmalıdırlar.


 

[1] – Akaid’ul İmamiyye, s. 67, 24. akide
[2] – Ahzab/33.
[3] – A’raf/201.
[4] – Fatır/32.
[5] – İbn-u Abd-i Rabbihi’nin yazdığı “El İkd’ul Ferid” adlı kitap, c. 3, s. 42
[6] – Enbiya/73, Secde/23.
[7] – Sahih-i Tirmizi, c. 5, s. 328- Müstedrek-i Hâkim, c. 3, s. 148. Müsned-i Ahmed İbn-i Hanbel, c. 5, s. 189.

………….

tebyan.net